usd
38,5139
eur
43,6978
gbp
51,6010
gram-altin
4.071,80
ceyrek-altin
6.657,40
cumhuriyet-altini
27.719,00
btc-USD
94.552,40
btc-turk-lirasi
3.643.402
ethereum-USD
1.796,67
Tolga Birgücü yazdı: 1 Mayıs yine kanla sulandı!
yazar
Gazete Arena Genel Yayın Yönetmeni
Tüm Yazıları

Tolga Birgücü yazdı: 1 Mayıs yine kanla sulandı!

YAYINLAMA: | GÜNCELLEME:

Sabah oluyor.

Gazeteyi açıyorsunuz.

Manşetimiz yine tanıdık:

“Samsun’da kum ocağında iş kazası: Kepçe operatörü hayatını kaybetti.”

Bir sonraki gün başka sayfada alt satır:

“Samsun’da inşaatta iş kazası: 19 yaşındaki işçi elektrik akımına kapıldı.”

Başka bir gün sayfayı çeviriyorsunuz:

“Un fabrikasında iş kazası: 1 yaralı.”

Ve yine o iç burkan cümle:

“Samsun’da iş kazası! 19 yaşındaki işçi ağır yaralandı.”

Öylesine sıradanlaştı ki bu yazdığımız haberler, kahvaltı sofrasında zeytin tanesi çevirir gibi göz ucuyla okunuyor.

Oysa her satırda bir hayat kopuyor.

Bir annenin hayali yıkılıyor.

Bir çocuğun babası toprağa düşüyor.

Ve biz buna “kaza” diyoruz!

Hayır!

Bu bir kaza değil.

Bu düpedüz cinayettir!

***

Şimdi okuyacağınız veriler İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği Meclisi'nin 2024 İş Cinayetleri Raporu'ndan; Türkiye’de 2024 yılı daha tamamlanmadan en az 1897 işçiSamsun’da ise 28 emekçi iş cinayetlerinde hayatını kaybetti.

Bu ölümlerin yüzde 98’i sendikasız, örgütsüz işçilerdi.

Kimi sabah evden çıkarken “akşam görüşürüz” dedi, kimi minik çocuğuna sarıldı, kimi ev kirasını nasıl ödeyeceğini düşünerek servise bindi.

Ve bir daha dönemediler.

İnşaatta düşüyorlar, kum ocaklarında göçük altında kalıyorlar, fabrikalarda makinelerde eziliyorlar, tellerde yanıyorlar.

Sanayi kentlerinde ölüm biçimleri çeşitlendi:

Ezilme, patlama, yanma, elektrik çarpması, zehirlenme…

Samsun’da da her sabah yeni bir ölüm haberiyle uyanıyoruz.

Ölüm sıradanlaştı.

Hayatın değeri yok oldu.

Sistemin adı: Maliyet hesabı.

Önlem pahalı, can ucuz.

Patronlar daha fazla kar uğruna güvenlik önlemlerinden kaçıyor.

Devlet denetlemektense göz yumuyor.

İşçiler ya çalışıyor ya da aç kalıyor.

***

Ve unutmayın:

Ölen işçilerin en çok hangi yaş aralığında olduğunu biliyor musunuz?

18-29 yaş arası.

Yani daha hayatı doğru dürüst başlamadan, hayalleriyle birlikte toprağa gömülen gençler…

Cinsiyette dağılım?

Yüzde 94 erkek, yüzde 6 kadın.

Ama unutmayın, her ölen işçi arkasında bir eş, bir çocuk, bir ana bırakıyor.

Bir aile eksiliyor.

Sözüm ona bayram yaklaşıyor…

1 Mayıs.

Bayram mı?

Bayramı kutlayacak işçi bırakmadılar ki!

Toprak doldu, şantiyeler mezarlığa döndü.

1 Mayıs, “neşelenelim, şenlik yapalım” günü değildir.

1 Mayıs, “YAŞAMAK İSTİYORUZ!” diye haykırma günüdür.

Çünkü bu ülkede her gün alın teri kanla sulanıyor.

Çünkü her gün bir işçi daha eksiliyor!

Kendi adıma söylemek gerekirse, bu kanlı düzeni değiştirmek, bir gazeteci olarak boynumun borcudur.

Çünkü bir sabah ailesinin eline alacağı gazeteyi hazırlayıp, bir babanın daha öldüğünün haberini okutmak istemiyorum.

Çünkü çocuklarımız babasız büyümesin istiyorum.

Çünkü hiçbir alın teri, toprağa düşmemeli!

***

Samsun ölümüne çalışanların, sevgili Ercan Üslü'nün manşete attığı başlık gibi 'ölümüne raks edenler'in şehri olmasın!

Kepçe başında, iskele altında, makine dişlileri arasında can veren işçilerin anısına,

1 Mayıs’ta haykıralım:

“İşçiyiz, Haklıyız, Kazanacağız!”

“Yaşamak İstiyoruz!”

Çünkü bir kişinin daha ölmesine tahammülümüz yok.

Çünkü bir annenin daha oğlunun cenazesinde yıkılmasını izlemek istemiyoruz.

Çünkü yaşamak, çalışmak kadar doğal bir haktır.

Ve bu kanlı düzen mutlaka değişecek!

Sevgiyle, saygıyla ve mücadeleyle…

 

Yorumlar
Aşağıdaki görselde işlemin sonucu kaçtır
Captcha Image
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *