Tolga Birgücü yazdı:Vali Bey kitaplar sizi bekliyor!
Bir şehir düşünün…
Raflarında 391 bin ve çekmecelerinde kapakları açılmayı bekleyen daha nice kitabı var ama okuyucusu yok.
1 milyon 378 bin nüfusu var fakat, yılda yalnızca 160 bin kitap ödünç alınmış.
Yani 10 kişiden sadece 1’i kitapla temas etmiş. Bu veriler yalnızca bir istatistik değil, adeta bir aynadır. Üstelik acı gerçeği gösteren bir ayna…
Sağ olsun 2024'ü halen yayımlamadığı için Samsun İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü’nün 2023 verileri üzerinden gidiyoruz. Veriler kitapla aramızdaki bağı tüm çıplaklığıyla ortaya koyuyor.
Samsun'da Gazi İl Halk Kütüphanesi’nin de aralarında olduğu 19 kütüphane sessiz bekliyor. İçinde çocuk sesleri yok, araştırma yapan gençler yok, kitap sayfaları çevrilmiyor.
Kitaplar orada duruyor, okur gelmiyor. Okumuyoruz. Çünkü ekranlar kitapların yerini çoktan aldı.
Oysa bu kütüphaneler sadece kitap değil, birer kültür durağı. Ama kimse inmiyor bu durağa.
Eğitimciler ne diyor? “Sosyal medya çıktı, çocuklarımız okumayı bıraktı” Bu cümleye itiraz eden yok. Telefon elimizde, parmaklarımız ekranda dans ediyor ama zihinlerimiz kitapsız, derinsiz, susuz kalıyor. Aile içi iletişim koptu, “aynı salonda ayrı dünyalar” dönemi başladı.
***
Peki soruyorum şimdi? Sahi ne oldu o “Samsun İçin Okuma Vakti” projesine? Rafa kaldırıldı. Bir zamanlar futbol maçlarında bile kitap molası verilen bir şehirde, artık okuma üzerine konuşulmuyor.
O proje başladığında umut vardı. Kurumlar, siyasi partiler, STK’lar işin içindeydi. Bir aile sıcaklığı yaratılmıştı.
O ateş artık sönmüş durumda...
En son 2021'de projeye dair rakamlar paylaşıldı. Proje kapsamında 405 bin kitap toplandı, 262 mini kütüphane yapıldı, iki okulda kütüphane kuruldu. Çok güzel. Ama asıl soru şu: Bunlardan kaç kişi faydalandı? Kitaplar toplanmak için mi, okunmak için mi? Kütüphane açmak yetmez, içini insanla doldurmadıktan sonra o da bir depo olur.
Bir şehri kültürle büyütmek istiyorsak, süslü projelerden çok, sürdürülebilir ve sahici adımlar atmamız gerekiyor.
Kitabı bir vitrin malzemesi olmaktan çıkarıp evin, okulun, hayatın tam ortasına koymalıyız.
Çocuklara kitap sevdirmek için önce büyüklerin elinde kitap görmesi lazım.
Toplu taşımalarda, bekleme salonlarında, okul kantinlerinde kitap okuyan insanlar görmeli.
Yoksa okuma kültürü, sadece afişlerde yaşar.
Samsun, Karadeniz’in incisi. Ancak kitapla parlamayan şehir, bilgiyle parlayamaz.
Projeler yeniden canlandırılmalı.
Okuma, hayatın her alanına entegre edilmeli. Sadece kitap sayısı değil, okuma oranı da artmalı. Çünkü bir şehir, ne kadar kitap ödünç alıyorsa, o kadar gelişir.
***
Buradan Samsun Valisi Orhan Tavlı’ya sesleniyorum;
Sizden önce hayata geçirilen “Samsun İçin Okuma Vakti” gibi değerli bir proje vardı. Lütfen bu projeyi, kaldırıldığı raftan elinize alın ve üzerindeki tozları savurun. Siz de şu an tıpkı benim yaptığım gibi, acı gerçeğimizi yansıtan aynaya bakın...
Unutmayalım Vali Bey: Kitaplar rafta değil, elde güzeldir.
Yarın görüşmek üzere.
Sevgi ve saygıyla…
