Soruşturma sonrası Cumhurbaşkanlığı Kabinesi’nden peş peşe gelen açıklamalarda, boykot girişimi "ekonomiye şantaj" olarak tanımlandı. Hükümet, bu tür eylemlerin Türkiye’nin ekonomik istikrarına zarar verdiği ve toplumsal huzuru tehdit ettiği görüşünde birleşti.
İmamoğlu’nun Tutuklanması ve Gençlerin Sokakta Olması
Boykot çağrılarının fitilini ateşleyen olay, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun gözaltına alınması ve sonrasında tutuklanması oldu. Bu gelişme, özellikle üniversite öğrencileri başta olmak üzere geniş bir kitleyi sokaklara dökmeye teşvik etti. Sosyal medyada yayılan 2 Nisan tarihli boykot çağrıları, gençlerin bu sürece dahil olmasına neden oldu.
"Hedef İç Karışıklık Çıkarmak"
İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya, boykot eylemlerinin arka planında, gençlerin sokaklara çekilerek Türkiye’de iç huzursuzluk yaratma amacının bulunduğunu öne sürdü. Yerlikaya, bu hareketin yalnızca ekonomik bir protesto olmadığını, aynı zamanda Türkiye’nin bütünlüğünü hedef alan daha büyük bir planın parçası olduğunu savundu. Bakan, eylemlere karşı kararlı bir tutum sergileneceğini ve hükümetin bu tür teşviklere karşı dikkatli olacağını belirtti.
Kamuoyunda Merakla Beklenen Gelişmeler
İçişleri Bakanlığı ve hükümetin bu gelişmelere karşı kararlı bir duruş sergilemesi, boykot çağrılarına ne gibi bir karşılık verileceğini ve soruşturmanın nasıl ilerleyeceğini kamuoyu tarafından dikkatle izleniyor. Siyasi ve toplumsal dinamikler açısından önemli bir dönemeçte olan bu olay, Türkiye’nin yakın geleceğinde önemli etkiler yaratabilir.