Eski AK Parti Canik İlçe Başkanı Av.Yılmaz Hocaoğlu, Samsun Barosu tarafından 25 Mart Salı günü yapılan basın açıklamasına tepki geldi. Hocaoğlu, kendi sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda, "Mensubu olduğum Samsun Barosu tarafından yapılan 25.03.2025 tarihli basın açıklamasını REDDEDİYORUM !!!" dedi. Samsun Barosu'na bağlı hukukçular, 25 Mart Salı Samsun Adliye binası önünde toplanarak, İstanbul Barosu yönetiminin görevden alınması, Ekrem İmamoğlu ve Ümit Özdağ'ın tutuklanmasına ilişkin basın toplantısı düzenlemişti. Samsun Barosu'nun basın açıklamasını reddeden Hocaoğlu, şunları söyledi:
SOKAK DEĞİL YARGI MAKAMI
"Yargısal süreçler, hukuk sistemimizde denetime açık şekilde ilerlemekte olup, bizzat CHP üyesi isimler tarafından yapılan ihbarlara dayanan yolsuzluk ve terör ile ilgili soruşturmalar halen devam etmektedir. Hakimler, bakmakta oldukları soruşturma ve kovuşturmalarda kararlarını verirken dosya kapsamı ile bağlıdır, isnat edilen suçlamalara ilişkin iddia, savunma ve deliller doğrultusunda hukuki bir sonuca ulaşırlar. Bu süreçlerde hakimleri etki altına almak yahut soruşturmanın salahiyetini zedelemek maksadıyla yapılan açıklamalar toplumu kutuplaştıracak ve telafisi olmayan zararlara sebebiyet verecektir. Suç işlendiğine dair bir iddia varsa savunmanın yapılacağı yer sokaklar ya da basın organları değil yargı makamlarıdır.
YANLIŞ ALGIYA NEDEN OLUR
Bu çerçevede, yürütülen adli soruşturmayı bir 'siyasi soruşturma' olarak nitelendirmek yanlış olup, hukuki değerlendirmelerin siyasi zemine çekilmesi, kamuoyunda yanlış algıların oluşmasına neden olabileceği gibi açıklamayı yapanların savunduğunu iddia ettiği Hukuk Devleti ilkesine de aykırılık teşkil eder. Türkiye Cumhuriyeti bir hukuk devletidir. Kendisine gelen her türlü ihbar veya şikayet hakkında tarafının kim olduğuna bakılmaksızın gerekli araştırma ve soruşturmanın yapılması da hukuk devleti olmanın gereğidir. Nitekim kanunlar karşısında herkes eşittir. Hukuk Devleti ilkesinin gereği olarak, sürecin tüm yönleriyle tamamlanması beklenmeli, yorum ve değerlendirmeler bu çerçevede itidalli bir yaklaşımla ele alınmalıdır. Bu nedenle, temsil ve sorumluluk makamında olanlar başta olmak üzere herkesin açıklamalarında daha dikkatli, özenli ve sorumluluk bilinciyle hareket etmeleri, yargı sürecinin siyasallaşmasına yol açabilecek beyanlardan kaçınmaları gerektiği unutulmamalıdır."
Daha fazla Samsun Haber için tıklayınız.
