Tolga Birgücü yazdı: Samsun o müdürleri hak etmiyor!
Teknoloji çağındayız.
Bilgi çağındayız.
Ama ne yazık ki Samsun’daki pek çok kamu kurumu, hâlâ bunu idrak edemedi.
En temel iletişim aracı olan sosyal medya platformlarında ya hiç yoklar ya da varmış gibi görünüp sessizliğe gömülmüş haldeler.
Özellikle kültür-sanat ve turizm açısından büyük önem taşıyan Samsun’daki müzeler, bazı belediyeler ve bunlara bağlı birimler ve iştirakleri bu vurdumduymazlığın en net örneklerinden biri.
Düşünün, bir müze var.
İçerisinde binlerce yıllık geçmişe dair eserler barındırıyor.
Belki de genç bir tarih meraklısının hayatını değiştirecek bir sergi açılıyor.
Ama ne tanıtım var ne de bilgilendirme.
Sosyal medya hesapları ya hiç açılmamış ya da yıllar öncesinden kalmış bir iki paylaşım dışında bomboş.
Halbuki yalnızca bir paylaşım, milyonlara ulaşabiliyor.
Hem tanıtım, hem bilgilendirme, hem de şehrin marka değerine katkı anlamında büyük fırsatlar bunlar.
Ama ne yazık ki vizyon eksikliği, yine Samsun’un önüne taş koyuyor.
***
Bugün bir şehir markalaşmak istiyorsa, bu sadece devasa binalar ya da dev projelerle olmuyor.
İnsanlara ulaşmakla, hikâye anlatmakla, değerlerini göstermekle oluyor.
Sosyal medya, bunun için bulunmaz bir nimet.
Üstelik ücretsiz!
Yani sadece irade, istek ve biraz da vizyon gerekiyor.
Ama işte mesele de tam burada düğümleniyor.
Basiretsiz yöneticilerin elinde oyuncak olmuş kamu kurumları, bırakın çağın gereklerine ayak uydurmayı, yerlerinde saymaktan bile aciz durumda.
Teknolojiyi sadece bilgisayar alıp masaya koymak zanneden bir yönetim anlayışıyla, Samsun gibi köklü ve potansiyeli yüksek bir şehir, sessizliğe terk ediliyor.
***
Sosyal medya yalnızca tanıtım için değil, aynı zamanda şeffaflık ve kamuoyunu bilgilendirme için de büyük bir araç.
Kentimizdeki birçok belediyenin bile şu çağda halen bazı önemli sosyal platformlarında profilleri yok.
Belediyeler, müdürlükler, tesisler, müzeler saymakla bitmez. Açın, kendiniz bakın...
Gerçekten, çoğunun sosyal medya hesapları yok...
Hepsi Samsun halkına, hatta Türkiye’ye ve dünyaya ne yaptığını anlatmak zorunda.
Bu bir lütuf değil, görev.
Ama anlatmıyorlar.
Çünkü ya bilmiyorlar ya da umursamıyorlar.
***
Olan yine Samsun’a oluyor.
Şehrin kültürü, tarihi, doğası, potansiyeli dijital dünyanın tozlu köşelerinde unutulup gidiyor.
Oysa gençler burada, insanlar burada, hikâyeler burada anlatılıyor.
Ama kurumlar hâlâ orada, eski kafada…
Samsun daha iyisini hak ediyor.
Samsun, o değerli kurumlarımızın basiretsiz ve geri kalmış müdürlerini hak etmiyor.
Bu şehir, vizyonu olan, çağın gereklerini bilen, tanıtımın gücünü kavramış yöneticilerle, hak ettiği değeri ancak görecek.
O zamana kadar ise, sosyal medyada yok hükmünde olan kurumlarla, Samsun’un sesi de, gölgesi de eksik kalmaya mahkûm olacak.
Sevgi ve saygıyla...
