Prof. Dr. Ali Erbaş, Ramazan Bayramı’nı, "Birliğe, sevgiye, saygıya dayalı ilişkilerin güçlendirildiği bir fırsat" olarak tanımladı. Bayramların, sosyal bağların zayıfladığı bu dönemde insanları bir araya getirerek, sevgi ve kardeşlik bağlarını güçlendirdiğini belirtti. Erbaş, bayramların, "gerçek manasını ancak hep birlikte yaşandığında bulduğunu" vurgulayarak, dargınlıkların giderilmesi ve aile büyükleriyle güçlü bağların yeniden tesis edilmesi gerektiğine işaret etti.
Yardımlaşma ve Dayanışma
Diyanet İşleri Başkanı, mesajına şöyle devam etti: "Bayramlarımız, sadece bireysel mutluluğun ötesinde, toplumsal dayanışma ve yardımlaşmanın da yaşandığı özel günlerdir. Bu Ramazan Bayramı'nda, mazlumların, yetimlerin ve muhtaçların yanında olmalı, onların bayram sevincini paylaşmalıyız." Bayramın, özellikle çocuklar için sevinç dolu bir zaman olması gerektiğini vurgulayan Erbaş, aynı zamanda hayatını kaybeden sevdiklerimizi dualar ve hayırlarla anmayı unutmamamız gerektiğine de değindi.
Zorluklar ve Filistin’e Destek
Prof. Dr. Ali Erbaş, bayram sevinçlerinin devam ederken, İslam coğrafyasındaki zorluklara dikkat çekti. Özellikle Filistin’deki sistematik katliam ve zulme karşı duyarsız kalmamak gerektiğini belirten Erbaş, "Bayramın bereketini, yokluk ve yoksulluk içinde hayatta kalma mücadelesi veren, zulme uğrayan kardeşlerimizle paylaşmalıyız" dedi. Filistin, Kudüs ve Mescid-i Aksa'daki mazlumların kurtuluşuna vesile olmasını temenni eden Erbaş, bu topraklarda özgürce bayram sevincini yaşayabilmenin kıymetini bildiğini söyledi.
Bayramın Bereketini Paylaşmak
Erbaş, Ramazan Bayramı’nın tüm İslam alemi için huzur ve esenlik getirmesini dileyerek, "Ramazan Bayramı’nı başta Filistin ve Kudüs olmak üzere dünyanın farklı yerlerindeki mazlumların kurtuluşuna vesile kılmasını ve bizleri sağlık, afiyet ve güven içinde nice bayramlara eriştirmesini Yüce Allah’tan niyaz ediyorum" ifadelerini kullandı.
