Balık atıklarıyla yetişen çiçek: Hamsi gülü

TAKİP ET

Ondokuz Mayıs Üniversitesi (OMÜ) Ziraat Fakültesi Bahçe Bitkileri Bölümü Dr. Öğr. Üyesi Mehmet Tütüncü, geliştirdiği proje ile hamsi atıklarını kullanarak topraksız tarımda gül yetiştirdi

'Kesme Süs Bitkileri Yetiştiriciliğinde Hamsi Atık Hidrolizatlarının Biyoaktivatör Olarak Kullanılması' isimli TÜBİTAK projesi yapan Dr. Öğr. Üyesi Mehmet Tütüncü, balık atıklarını tarımsal üretimde kullanmak amacıyla 2 yıl önce çalışmalara başladı. Projede balık atıkları işletmelerden temin edildi. Daha sonra kimyasal süreçlerle bu balık atıkları aminoasitlere dönüştürüldü. Dönüştürülen bu aminoasitler kullanılarak gül yetiştirildi.

"Bitki besleme ürünü olarak değerlendirerek katma değer sağlamış olduk"
Proje hakkında bilgi veren Ziraat Fakültesi Bahçe Bitkileri Bölümü Dr. Öğr. Üyesi Mehmet Tütüncü, "Projemiz, TÜBİTAK destekli bir projedir. Hamsi atıklarından günümüzde biyoaktivatör veya biyostimülant olarak tabir edilen ürün geliştirdik ve bu ürünü şu an kesme çiçek olarak kullanılan ve topraksız tarımda Hindistan cevizi torfunda yetiştirilen güllere uygulayarak büyüme parametreleri üzerine etkisini belirliyoruz. Projenin 3. yılındayız. Her yıl düzenli olarak güller hasat edilmekte ve geliştirilen ürünün etkisi incelenmektedir. Aslında balıklar bitkilerde gübre olarak, bitkileri beslemek için eski tarihlerden itibaren kullanılıyor.

Ancak biz günümüzde hem yöresel hem lokal bir ürün olan hamsi atıklarını işledik. Bunları da yeni teknolojilerle birleştirerek bitkilerin gübrelemede destek olması amacıyla bir ürün geliştirdik. Türkiye'de avcılıkla balık üretimi en fazla hamsi balığında olmaktadır. Biz de Karadeniz Bölgesi'nde olduğumuz için bu balık atıklarının yeteri kadar bertaraf edilemediğin gördük. Aslında balık atıkları balık unu, balık yağı gibi farklı ürünlere işleniyor, biz bu ürünlerin yanı sıra bitki besleme ürünü olarak değerlendirerek katma değer sağlamış olduk. Bunu ilk olarak güllerde denedik. Farklı bitki türlerinde de deneyerek bitkilerin nasıl geliştiğini gözlemliyoruz. Test ve analizler sonrasında yakın zamanda ticari ürüne dönüştürmeyi hedefliyoruz. Projenin ilk çıkış noktası aslında hamsi atıklarının yeteri kadar bertaraf edilemediğini ve bu atıkların çevreye olumsuz etkisini gördük. Bu amaçla Ordu Üniversitesi'nden Doç. Dr. Koray Korkmaz ile birlikte balık atıklarını nasıl tarımsal üretimde kullanabiliriz diye yola çıktık. Balık atıklarını ticari işletmelerden temin ederek laboratuvarda farklı işlemlerle aminoasitlere dönüştürüyoruz. Deneme seramızda şu an güllere uyguluyoruz" dedi.

Hamsinin işlenmesi sırasında yüzde 55 ile 60 arasında atık meydana geliyor
Ziraat Fakültesi Bahçe Bitkileri Bölümü'nden alınan bilgiye göre, Türkiye'de avcılık ile balık üretiminin yüzde 60-70'ini hamsi oluşturuyor. Hamsi işlenmesi sırasında yüzde 55-60 oranında atık meydana geliyor. Bu atıkların kötü yönetimi su, toprak ve atmosferin kirlenmesine yol açarak insan sağlığı üzerinde ciddi problemlere sebep oluyor. Proje kapsamında hamsi atıklarından elde edilen biyogübreler dünyada ticareti en çok yapılan süs bitkisi olan gülde biyogübre olarak kullanımı araştırıldı.

Biyogübreler topraksız tarımda yetiştirilen ve kesme çiçek olarak kullanılan güllerde uygulandı. Hamsi atıklarından elde edilen biyogübreler şu an başta gül olmak üzere, domates ve çim yetiştiriciliğinde uygulanmakta bitki gelişimini ve verimi arttırdığı yapılan analizlerle tespit edildi. Testlerin bitmesinden sonra biyogübrenin ticarileşmesi ve tarımsal üretimde kullanılması bekleniyor